Depremdi, seldi, öyle afetler yaşanmıyormuş Libya’da. Buranın tek doğal afeti kum fırtınasıymış. Bizim de birkaç kez karşılaşmışlığımız var kendisiyle. Gerçi Mısır’dan gelen arkadaşlar buradakinin kum fırtınası olmadığını söylüyorlar ama Mısır’daki kadar olmasa da, büyük kum tepeleri oluşturmasa da, günlük hayatı oldukça etkiliyor buradaki kum fırtınaları. Resimdeki fırtına, geçtiğimiz ayın sonlarında sahada işin durmasına neden olmuştu.

KumFirtinasi1.jpg

Burada kum rüzgarları genelde Mart-Nisan-Mayıs aylarında gerçekleşiyor. Libya’ya ilk geldiğimiz yıl, henüz hiç bu tarz bir afetle karşılaşmamışken Libyalı arkadaşlarla mevsimlerden bahsediyorduk. ‘İlkbahar gelse artık’ deyince hepsi şaşırdı, ilkbahar çok kötüdür! diye çıkıştılar. Kum rüzgarları yüzündenmiş, zamanla öğrendik :)

KumFirtinasi2.jpg

Kum fırtınası başladığında görüş yavaş yavaş azalıyor. Bir süre sonra göz gözü görmüyor. Evlerin panjurları teker teker kapanıyor. Dışarıdaki hayat azalıyor. Bunaltıcı, basık bir havayla birlikte gözlerinizi açtırmayacak kadar kumlu, sıcak bir rüzgar esiyor. Dev bir fırının içinde gibi hissediyorsunuz. Bir de ağzınızı ne kadar açmamaya çalışsanız da sürekli çıtır çıtır bir şeyler hissediyorsunuz dişlerinizin arasında. İş yerinde yemekler 1-2 gün kumlu çıkabiliyor, zaten buna engel olmak neredeyse imkansız. Alerjiniz varsa tavan yapıyor, hem tozdan hem de hapşırmaktan gözlerinizi açamıyorsunuz. Sadece psikolojik de olsa nefes darlığı çeken insanlar oluyor. Canım arkadaşım Hande’nin ilk Libya izlenimi gibi:
-Libya’yı nasıl buldun Handecim?
-Tozlu…