Uc gundur beni yerlerde surunduren ates ve oksurukten edindigim tek tecrube: Lolipop bogaz agrisini ve oksurugu durduruyor. Inanmayan denesin. Ben Turkiye’den getirdigim bir paket dolusu Topitopla denedim ise yaradi :) Pastilin lolipop versiyonunu da yapabilirler aslinda (Proje). Cocuklar da bayila bayila yer. Bogaz agrisina son! Lolipop pastil yiyin bogaz agrisina elveda deyin! Kolali ve elmali tavsiye olunur…
Mad Men
Salı akşamı e2′de MadMen’in ilk sezon 3. bölümünü izledim. 2. Sezon gösterildi ama ben hep yarım yamalak seyrettiğim için baştan başlamayı uygun gördüm.
Mad Men 60′lı yılların Amerikasında reklamın altın çağında bir grup zeki adamın hikayesini anlatan (tanıtımında böyle diyor) Emmy ve Altin Kure ödüllü bir dizi.
Benim içinse MadMen, ‘Seni üzeceğimi biliyorum’ erkekleri ve genel retro havası ile, müthiş güzel kadınlar, süpper kıyafetler, şık takılar – bir de her köşe başında sigara – anlamına geliyor. Şu aralar seyretmekten en çok keyif aldığım dizi diyebilirim. Salı akşamları e2′de. Cumartesi de tekrar…
Bu grafikler de MadMen için (iPhone/Desktop) wallpaper olarak tasarlanmış. Gizmodo‘dan…
Mavi Bir Günde Doğmak
5 Yesildir, yesil Carsambadir Carsamba erkektir, Sarisin bir kiz olan Persembeye asiktir. Ama ote yandan Persembenin de cilveli turuncu bir havasi vardir…
Bir tane de Daniel Tammet ‘ten: 25, Partiye davet etmek istediginiz cinsten, enerjik bir sayidir.
Daniel Tammet aslında matematiksel sinesteziye sahip, bir otistik savant. Daniel abi, üstün bir dil öğrenme yeteneği ve olağanüstü bir matematiksel hafıza ile donatılmış. Ben kendisine sinestezi araştırmalarım sırasında Wikipedia‘da rastladım. Daniel bey kardeş, biz sinesteziklere verilen sayıları renkli algılama yeteneğinin 10 üzeri bilmemkaç milyon oranında gelişmişine sahip. Zihnindeki sayıların 10.000′li basamaklara kadar olan her birinin ayrı renk, şekil, doku ve hisse sahip olduğunu anlatıyor. Ayrıca kendisi, herhangi bir matematiksel işlemin sonucunu hiçbir zihinsel zorlanma gerektirmeden kafasında tam olarak ‘görebiliyor’.
Mesela Daniel için 289 sayısı belirgin olarak çirkin, 333 çekici ve pi sayısı güzel bir sayı. Hatta pi sayısının suluboya tablosunu bile yapmış.
Dil yeteneğine de biraz değinmek gerekirse İngilizce, Fransızca, Fince, Almanca, İspanyolca dahil daha birçok dili bildiğini iddia ediyor. Ayrıca bir dili o kadar çabuk öğrenebiliyor ki, bunu kanıtlamak için bir haftada İzlanda dili öğrenmiş.
Daniel 2006 yılında, anılarını yazdığı ‘Born on a Blue Day (Mavi bir Günde Doğmak)’ in tanıtımını yapmak için Amerika Birleşik Devletleri’ne gitmiş. Tammet bir Çarşamba günü doğduğu için ve Çarşamba’yı mavi renkte algıladığı için (Halbuki bana göre Çarşamba yeşildir) kitabına bu ismi vermiş. Daniel Tammet’e sinesteziklerin aşmışı demekte sakınca görmüyorum ve hakkında araştırmalara devam ediyorum.
Bu arada ben açık sarı bir günde doğmuşum :)
Yeniden Türkiye’de
Tekrar Türkiye’deyim! Bir kez daha anladım ülkem gibisi yok… Dün akşam Libya’dan İstanbul aktarmalı Antalya’ya geldik. Ailemi çok özlemişim. Ezgi’mle babam bizi havaalanında karşıladılar. Bugün Pazar olduğu için babam da evdeydi. Sabah süpper bi anne kahvaltısından sonra çıkıp buranın en büyük parklarından Karaalioğlu Parkı’na gittik. (Yemyeşil yıllık ağaçların arasından kuşbakışı falez-deniz-dağ manzarası izlenebilecek; görülmesi gereken parklardan biri. Gidilmişken çay bahçesinde semaverde çay da içilmeli mutlaka.)
Sonra da aynı parka yakın Atatürk Müzesi’ni ziyaret ettik. Atatürk Müzesi’ni ayrı bir başlıkta fotoğraflarla anlatmak istiyorum. Balık pazarına uğrayıp mezgitlerimizi ve tahin helvalarımızı da aldıktan sonra fırından taze ekmek alıp eve geldik. Birazdan balık ziyafeti var yani.
Bugün bir kez daha, etraftan ve kimseden çekinmeden açık havada özgürce dolaşabilmenin değerini anladım. Ülkemin havasını suyunu insanını özlemek ayrı, verdiği özgürlük hissini özlemek çok başka.
Çin Atasözü
“Leave it to an architect to create something that can’t be built.” Yani: “Inşaa edilemeyecek bir şey yaratmak istiyorsanız, bu işi bir mimara birakın.” Çin Atasözü.
Degil tabi ki. Yalnizca dun Gizmodo‘da okudugum yorumlardan biriydi. Bir mimar olarak bunu yazmam garip tabi, ama cok hosuma gitti. Bazi durumlar icin haklilik payi bile var. Herhalde bu en cok insaat muhendislerinin hosuna gidecek …
Bu arada proje yine de Çinli MAD Architects tarafından tasarlanmış. Konseptin dayandığı nokta Çin için transparan şehir planları. En büyük sorunu ise mahremiyet üzerinde pek düşünülmemiş olması.